Şifreni mi unuttun ?
Hoşgeldiniz Ziyaretçi. Lütfen üye değilseniz burdan kayıt olun.
Google Grupları
Turk PDR grubuna abone ol
E-posta Adresiniz:
Yaşam Becerileri
Dünyada bağımlılığı engellemek için yapılan çalışmalara bakıldığında denenen yöntemlerin çok azının işe yaradığı gözlenmektedir. Maddeye karşı bilinçlendirme çalışmaları, aile eğitimi, öğretmen eğitimi, bu konuyla ilgili alınan yasal tedbirler, cezai yaptırımlar, tedavi teknikleri vs. istenilen sonuca ulaşmakta etkili olamamaktadır.
Ekleyen: Serdal GÜR | Okunma: 26445 | 14.08.2011

Dünyada bağımlılığı engellemek için yapılan çalışmalara bakıldığında denenen yöntemlerin çok azının işe yaradığı gözlenmektedir. Maddeye karşı bilinçlendirme çalışmaları, aile eğitimi, öğretmen eğitimi, bu konuyla ilgili alınan yasal tedbirler, cezai yaptırımlar, tedavi teknikleri vs. istenilen sonuca ulaşmakta etkili olamamaktadır.

Madde bağımlısı gençlerle yapılan görüşmelerde aile dinamikleri, yetiştirilme tarzları, tercihleri, kendini ifade yöntemleri ve toplumsal-bireysel donanımlarına bakıldığında benzer özelliklerin-eksikliklerin olduğu gözlenmektedir. Birçoğu ya çok umursamaz ya da aşırı koruyucu aileler tarafından yetiştirilmiş, inisiyatif almaları engellenmiş, onların adına kararlar verilmiş, iş yapabilme becerileri geliştirilmemiş, edilgen, kendini ifade etmekten, yaşamla baş etmekten kaçınan gençler. Madde kullanım tarzlarına baktığımızda da eksikliğini duydukları kişisel vasıfların belirleyici olabildiğini görebiliyoruz. Örneğin arkadaş grubunda popüler olmak isteyen ama kendini ifade etmekte zorlanan, çekingen bir genç kendisine coşku verecek, cesaretini arttırıp, yaratıcılığını körükleyecek bir uyarıcı kullanmayı tercih edebiliyor. Strese çok dayanıklı olmayan, gergin, huzursuz bir gence de sakinleştirici etkiye sahip bir madde çok cazip gelebiliyor. Ya da her şey ailesi tarafından dikte edilmiş, kendi kararlarını almayı öğrenememiş bir genç arkadaş grubu içinde kendisine sunulan bir maddeye hayır demekte zorlanabilir. Örnekleri çoğaltmak mümkün.

Bu bağlamda bakıldığında bağımlılığa ve madde kullanımına tamamen adli ya da tamamen tıbbi yaklaşmak mümkün olmayacaktır. Suç şebekelerinin nasıl profesyonel, bağımlılık tedavisinin nasıl zor ve zahmetli olduğunu biliyoruz. Risklere karşı sosyal beceri eğitimi bu noktada işe yaramaktadır. Çocuğu riskli davranışlara ve madde kullanımına iten ihtiyaçları, eksiklikleri ortadan kaldırıp, kendisini korumasına olanak verecek donanımları geliştirmesine yardımcı olmak adına yapılacak bir çalışmadır. Dünyanın bizim kontrolümüz dışında hareket ettiğini ve çocuklarımızın karşı karşıya oldukları tehlikelerin hepsini kontrol edemeyeceğimizi düşünürsek onların kendilerini koruyabilecek becerilere sahip olmalarının ne denli önemli olduğunu anlayabiliriz.

YAŞAM BECERİLERİ*

Sokakta yaşayan çocukların bir çoğunun kendini ifade etme, hayır deme, sorun çözme gibi insanlar arası iletişim becerilerinde eksik olduğu görülür. Genel olarak çocuklar, yetiştikleri ortamda bu becerileri elde edebilecek imkanları bulamamaktadırlar, çünkü bu ortamlar zaten bunların eksikliğinin çekildiği yerlerdir.
İstismar edici ve cezalandırıcı aile ortamlarından sokağa kaçan çocuk, insanlarla iletişim kurma, kendini ifade etme becerilerini kazanamamıştır ya da kaybetmiştir. Sokakta öğrendikleri ile yaşamını sürdürmektedir. Fakat bu durum çocuğun hayatını oldukça zorlaştırır. Madde kullanımı, riskli cinsel ilişkiler, kendini kesme ya da kendine zarar verici davranışlar,da bu tür becerilerin eksikliği sıklıkla karşımıza bir sorun olarak çıkmaktadır.
Bu çocukların tedavisinde yaşam becerileri adını verebileceğimiz becerilerin geliştirilmesi şarttır. Bunlar arasında şunları sayabiliriz:
-Öfke kontrolü
-‘Hayır’ diyebilme
-Israrlara karşı koyabilme
-Kendini ortaya koyma
-İletişim becerileri
-Sorun çözme
-Stresle başa çıkma
-Kendini tanıma
Örneğin, hayır demeyi öğrenemeyen çocuk madde kullanan arkadaşının madde teklifine ya da kurumdan kaçma teklifine ‘hayır’ demeyi başaramayacaktır. Sorun çözmeyi, öfkesini kontrol etmeyi öğrenemeyen çocuk kendine ve başkalarına zarar verecektir.
Yaşam becerilerinin kazanılamaması tedavide önemli bir parçanın eksik bırakılması anlamına gelmektedir. Yaşam ve iletişim becerisi kazanamamış çocuklar için madde kullanımı ve sokak her zaman daha riskli olacaktır.

“Çevremizi o kadar değiştirdik ki şimdi bu yeni çevreye uyabilmek için kendimizi değiştirmemiz gerekiyor”

N. Weiner

Hızla değişen toplumsal yapı ve kurallar, öğrencilerin kendilerine ve çevreye uyumlarını zorlaştırmaktadır. Sınıflarda öğrenci sayısının artması ve eğitim sistemimizde akademik öğrenmeye ağırlık verilmesiyle ilköğretimin temel amaçlarından olan sosyalleştirme ihmal edilmektedir. Bu ihmali artıran bir diğer öge ise, sınıf öğretmenliğinin yerini branş öğretmenliğine bırakma eğilimi ve müfredat programlarının yoğunluğudur. Bu durum, bireylerden beklenen temel sosyal becerilerin geliştirilmesini ve yeniden yapılandırılmasını zorunlu kılmıştır. Bu noktada, öğrencilerle en çok zaman geçiren, onları tanıyan, ihtiyaçlarını bilen ve onların sosyal becerilerini geliştirmekle de sorumlu olan öğretmenlerin donanımlarını artırmak, önemli bir rehberlik ihtiyacı olarak karşımıza çıkmıştır. Rehberlik ve Araştırma Merkezi olarak, bu konuda bir uygulama modeli oluşturmak istedik. 2001-2002 öğretim yılı içinde, Altındağ ilçesinde çalışan öğretmenlere ‘Sosyal Beceri Geliştirme Eğitimi’ düzenleyeceğimiz duyuruldu. Katılmak üzere başvuranlardan 3 ayrı ilköğretim okulunda çalışan 16 sınıf ve branş öğretmenine, 50 saatlik Sosyal Beceri Geliştirme Eğitimi Program Tasarısı Semineri verildi.

Program Tasarısının Amacı

Bu eğitimle, sınıf ve branş öğretmenlerinin ayrı bir zaman ayırmadan hem öğrenme sürecini ve öğretimi renklendirmesi hem de sosyal davranış ve becerilerin müfredat programı ile kaynaştırılması hedeflenmiştir. Öğretmenlerin, öğrencilerin oyun oynarken kendilerini oyunlarına ne kadar kaptırdıklarını ve pek çok sosyal davranışı oyun yoluyla öğrendiklerini ayırdetmeleri ve bu oyunlardan bir kısmını yapılandırarak , oyunların sosyal beceri davranışı kazandırmadaki etkililiğini fark edebilmeleri sağlanmaya çalışılmıştır.

Program Tasarısının Konu Başlıkları

Bu çalışmada aşağıda belirtilen konu başlıkları 50 saatlik seminer programına yerleştirildi. Seminer öğretmenlerin derslerinin olmadığı yarım günde, Altındağ Evliya Çelebi İ.Ö.O seminer salonunda, üç haftada tamamlandı.

Çalışma boyunca sırasıyla aşağıdaki konular ele alındı:

A- Program tasarısı kavramı

B- Eğitimde program geliştirme ve ögeleri

C- İhtiyaç saptama ve değerlendirme süreçleri

D- Hedef ve davranış belirleme, aşamaları, ilkeleri

E- İlköğretimde gelişim görevleri ve sosyalleşme davranışları

F- Sosyal beceri kavramı

G- Sosyal yeterlilik, ögeleri, akış şeması

H- Sosyal beceri eğitim basamakları ve kullanılan yöntemler

I- Sosyal beceri eğitimi programının hazırlanması ve uygulamalar

J- Sosyal beceri eğitimi programının değerlendirilmesi

Eğitim süreci içinde, daha çok duyuşsal alana ağırlık verildi. Çeşitli sosyal beceri modellerine göre uygulama örneklerine yer verilerek sürekli alıştırmalar yapıldı. Program tasarısı hazırlanırken eğitimde program geliştirmenin ögeleri ile sosyal beceri program tasarısını hazırlama aşamaları bütünleştirilmeye çalışıldı.

Uygulama programlarının hazırlanmasında izlenen yol

1. Durum, ihtiyaç belirlendi: Öğretmen, grubun (öğrencilerin) ihtiyacının hangi sosyal davranışlar olduğunu tespit etti. ‘ne’ sorusuna cevap arandı.

2. Hedef Geliştirildi: Becerinin nasıl verileceği sorusuna cevap arandı.

3. Kazandırılacak beceri somut davranışlara dönüştürülüp adımları yazıldı.

4. İçerik tespit edildi.

5. Süreç yapılandırıldı.

6. Uygulama yapıldı.

7. Değerlendirme yapıldı.

A) Öğrenciye dönük ölçme: Öğrenme ürünün değerlendirilmesi

B) Öğretmene dönük değerlendirme: Programın etkinliğinin değerlendirilmesi

Bir uygulama örneği

Programa katılan sınıf öğretmenlerinden Filiz İbiş tarafından hazırlanan, sosyal becerinin ders programına kaynaştırılarak verilmesi amacıyla hazırlanmış bir beceri geliştirme etkinliğini örnek olarak inceleyelim:

Ders: Türkçe

Uygulanan grup : İlköğretim 1. kademe

Ele alınan beceri : Başlangıç sosyal becerilerinden ‘Dinleme Becerisi’

Süre : 90 dakika (iki ders saati)

Hedef: 1. Karşısında konuşan kişinin sözünü kesmeden dikkatini konuya yöneltme

2. Dinlemeye istekli olma

Davranışlar: 1. ‘Dinleme nedir, nasıl yapılır’ı söyleme

2. Dinlemenin önemini söyleme

3. İyi bir dinleyicinin özelliklerini söyleme/ sıralama

4. Biri konuşurken yapılması gerekenleri söyleme/sıralama

5. Etkin dinlemediğimizde olabilecekleri örneklerle açıklama/söyleme

Yöntem: 1. Sınıf öğretmeni, etkin dinlemeyi öğrencilere anlatır, örnek uygulamaları model olarak gösterir.

2. Öğrencilere müfredat programında yer alan bir öyküyü veya hazırladığı bir öyküyü okur:
“ Yaşlı kadın her zamanki gibi sabah erkenden kalkmıştı. Ağaçtaki serçeler, kumrular, güvercinler ona ‘günaydın’ dediler. Penceresinin hemen yanıbaşına eğilen dallardaki sesler ona günün iyi geçeceğini müjdeliyordu. İçeri gitti. Yem kavanozunu yanına alarak pencereye yaklaştı. Bir anda her yeri kuşlarla dolup taştı. Sırasıyla yemleri, serçelerin yerine, kumruların yerine, güvercinlerin yerine sevgi sözcükleriyle bıraktı. Havayı hissetti, rüzgârın geleceğini ve bu yüzden kahvaltılarını zamanında yemeleri gerektiğini kuşlara söyledi. Diğer kuşlar dinlerken, güvercinler kendi aralarında konuşuyordu. Serçeler ve kumrular sabah kahvaltılarını bitirdiğinde, güvercinler yaşlı kadının dediklerini dinlemedikleri için kahvaltıya henüz başlıyorlardı. Birden kuvvetli bir rüzgâr esti. Kursaklarına bir lokma girmeden, rüzgâr yemleri alıp başka kuşlara götürdü.”

3. Rol yöntemiyle öykü canlandırılır. Öğrencilerden serçe, kumru ve güvercin olmak isteyenler seçilir. Öğretmen ise yaşlı kadın olur.

4. Öyküdeki kahramanlar öyküde nasıl davranıyorlarsa o şekilde canlandırılır.

Değerlendirme/ölçme:

Öğrenciye dönük değerlendirme :1. Davranış cümlelerindeki sorular öğrencilere yöneltilip, tartışılır. 2. Tartışmaya katılmayan veya yöneltilen sorulara cevap vermeyen öğrenciler için konu tekrar edilip canlandırmada etkin rol verilebilir.

Öğretmene dönük değerlendirme: Uygulamanın aksaklıkları nelerdi, katılımı az olan öğrencilerin ihtiyaçları nelerdi, hazır bulunuşluk düzeyleri uygun muydu, araştırılır. Becerinin kazanılıp kazanılmadığıyla ilgili gözlemler yapılır.

*Bu program örneği Altındağ Rehberlik ve Araştırma Merkezi tarafından oluşturulmuştur. Fikir edinme bağlamında değerlendirilmesi uygundur. Bu format risklere karşı beceri eğitiminde farklı konularda ve farklı tekniklerle uygulamaya elverişlidir. Tüm çalışmalar gibi bu çalışmada da grupla çalışmanın temel ilkeleri ve ana hatları iyi bilinmeli ve uygulanmalıdır.

YAŞAM BECERİLERİ*

A AMAÇ BELİRLEME VE AMACA ULAŞMA

1. Amaç Belirlemede Ölçütler

a. Anlaşılabilirlik

b. Gerçekçilik ve Ulaşılabilirlik

c. Ölçülebilirlik

d. İstemdik

e. Tek Bir Amaca Öncelik Verme

f. Yapıcılık ve Geliştiricilik

g. Amaçlar Arasındaki Tutarlılık

2.. Amaca Ulaşmada İzlenecek Yol

a, Ölçütlere Uygun Bir Amaç Belirlemek

b. Amaca Ulaşmada Nelere Gereksinim Olduğunu ve Genelde İzlenen

Yollan Saptamak

c. Amaca Ulaşmada Kendisinin Neler Yapması Gerektiğini Saptamak,

ç. Amacın Gerçekleşmesi İçin Yeterli Süreyi Belirlemek

d. Amaca Ulaşıldığında Nasıl Ödüllendirileceğini Belirlemek

B. SORUN ÇÖZME

1. Sorunun Kime Ait Olduğunu Belirlemek

2. Sorunu Tanımlamak ve Açıklamak

3. Sorunun Çözümünde, Yardıma Gereksinim Olup Olmadığını Belirlemek

4.. Sorunun Çözüm Yollarını Belirlemek

5. Her Çözüm Yolunun Muhtemel Sonuçlarını Düşünmek

6. En Uygun Yolu Seçmek .

7. Uygun Çözüm Yolunu Uygulamak

C. KARAR VERME

1. Hangi Konuda Karar Vereceğini Belirlemek

2. Verilebilecek Kararların Sonuçlarını Düşünmek

3. En Uygun Kararı Vermek

4. Verdiği Kararın ve Sonuçlarının Sorumluluğunu Üstlenmek

D. SORUMLULUK

1. Evdeki Sorumluluklar

- Sorunları çözmede izlenecek yol çerçevesinde çözüm aramanın kişisel gelişimine katkısını açıklar.

- Kararlı olmanın ve uygun kararlar vermenin bireylerin yaşantısındaki önemini açıklar.

- Karar vermenin temel aşamalarını belirtir.

- Yasamın farklı boyutlarındaki sorumluluklarının farkına varır.Kendi sorumluluklarının da farkında olarak sorumluluk üstlenmenin kişisel gelişimi açısından önemini açıklar.

Kaynak:Kayseri Ram

« Önceki Makale

Yorum yapabilmek için üye girişi yapınız veya facebook hesabınız ile yorum yapın.



 1. Psikolojik Danışmanın Önlük Giymesi Uygun Olur mu?

Evet giymesi gerekir
% 18

Hayrı giymemesi gerekir
% 75

Fikrim Yok
% 7

Toplam Tekil Hit: 3112253
Toplam Çoğul Hit: 22066146
Kimler Online ?
30 Ziyaretçi, 0 Üye
En son üyemiz H.HOCA, Hoşgeldiniz.

Copyright © Turkpdr.com | 2010 | Bu sitede yer alan içerikler kaynak gösterilmeksizin kopyalanamaz ve yayınlanamaz